7 sene önce hayatımı daha anlamlı hale getiren bir melekle tanıştım. Adı Misha...
Ve ilk 3 sene boyunca ne zaman tatil planı yapsam hep bir bahane bulup tatili iptal ediyordum. Çünkü ben tatildeyken Misha'nın bütün gün küçücük bir kafeste kalıp mutsuz bir şekilde beni bekleyeceğini düşünmek bile kötüydü.
Günlerden bir gün bir gazete sayfasında Mutlu Köpek Oteli'nin ilanını gördüm. Hemen sitesine ve facebook sayfasına girip araştırdım. Ardından da Hacer hanım ile telefonda görüştüm. Hacer hanım Misha ve beni tanışmak için otele davet etti.
Ama ufak bir sorunum vardı... Ben Şişli'de oturuyordum; Mutlu Köpek Oteli ise Beykoz'daydı. Bunun gibi ulaşım sorunlarınız için Mutlu Köpek Oteli’nin araç hizmeti de olduğunu öğrendim. Sizi evden alıp sonra tekrar eve bırakıyorlar. Benim gibi araba kullanmayı sevmeyen biri için büyük rahatlık.
Mutlu Köpek Oteli yemyeşil çimlerle kaplı, kocaman çok güzel iki bahçeden ve her detayı titizlikle düşünülmüş tertemiz bir binadan oluşuyor.
Hacer hanım ve ekibi konaklamaya gelen her köpeğe sanki kendi köpekleri gibi ilgi ve sevgiyle yaklaşıyor. Tüm ekibin Köpeklerle kurduğu iletişim inanılmaz güzel.
Misha bütün gün bahçede bir oraya bir buraya top peşinde koşturdu. Çok sıcak olunca bahçedeki küvette (artık kocaman bir havuz var) serinledi. Arkadaşları ile tepindi. Kısacası çok eğlendi.
Mutlu Köpek Oteli'nin sloganı olan "Yorgun Köpek, Mutlu Köpektir" cümlesini kendi gözlerimle gördüm.
Misha ile beraber Mutlu Köpek Oteli'nde geçirdiğimiz bir gün sonunda düşündüğüm ilk şey "Kaç gün önceden rezervasyon yaptırmak gerekiyor?" oldu.
Artık ben tatile çıktığımdan Misha'nın benden daha çok eğleneceğini biliyorum.